Yavuz’un Kanal 7 ekranında yaptığı açıklamalardan satır başları şöyle;
Biz 16’sında dilekçemizi dün ek dilekçemizi verdik. Bundan sonra YSK karar verecek. Bu hafta içi başlayacak. Ne kadar sürüp sürmeyeceği oradaki kanıtlara bakacak. KHK ile karar verecekse bu çok sürmez. Ölüler ve cezaevindekileri iki farklı yerde görülenler var. Bunları tek tek inceleyeceği için bir vakit alacak.
Ben 18 yıldır bu işlerle ilgileniyorum. Bu işin mutfağındayım. İlçe seçim şuraları ve YSK sandık liderlerini vermiyorlar. Neden? diye sorduğumuzda şöyle yanıt verdiler: “Bu noktada siyasi partilerin baskıları olabilir. Bu yüzden vermedik.” dedi.
Hiçbir partiye vermiyoruz diyorlar. Şayet CHP’ye veriliyorsa bundan sonra öbür bir şeyi konuşuruz. CHP’nin ileri gelenlerinin tek kederleri seçim bizde kalsın mantığıdır. Biz seçim gününden sonra başladık.Sandık liderlerini ve görevlilerini taramaya. Alıyorsunuz sayım döküm cetvellerini tek tek baktık.
Bizim müşahitlerimiz de bilmiyor seçim gününe kadar. CHP’liler diyor ki, bunlar usulsüzlüktür. Kanunsuzluk değildir. Burada sandık şuralarının belirlenmesinde büsbütün kanunun dışına çıkılmış. Adeta kanun diskalifiye edilmiş. Biz çok sağlamcı gidiyoruz. Biz başları karıştırmak istemiyoruz. AK Parti’yle birlikte hukuk şuraları içerisinde bir tertip kuruldu.
“YSK BU MEVZUYU BİRİNCİ DEFA ELE ALIYOR”
CHP daima kendi üzere düşünüyor. Mülki amirler YSK’ya hukuka uygun bir liste sundular. Sonra bu liste kenara konuluyor. Öbür listeler belirleniyor. Kamu hizmeti olmayanlar vazifeli yapılıyor. 19 bin 380 kişi olarak belirlenen sayı arttı. Artık 19 bin 742 kişinin tamamı kamu hizmetinden yasaklı değil lakin sandık lideri olamaz. Fakat bunların hepsi sandıklarda misyon aldı. YSK bugün mevzuyu birinci sefer ele alıyor. Sandık liderleriyle ilgili birinci sefer karar verecek. Sayım döküm cetvelleri de birinci kere YSK’ya taşındı. Sayım döküm cetvelleri bu işin temelini oluşturur. Bu binanın temelini ortadan kaldırdığınız vakit ortada bir şey kalmaz.
Bugün ortaya çıkan görüntü ” Tam kanunsuzluk” halidir. Dört yerde seçim iptal edildi. Kısıtlı seçmene oy kullandırıldı diye. Bizde diyoruz ki, “İstanbul’da da kullanılmış olabilir” bunu denetim et diye YSK’ya ikazımızı yaptık.
Aldığımız duyumlara nazaran YSK Pazartesi (yarın) görüşmeye başlayacak.
25 bin kişi kısıtlı seçmen var. Evvel bu sayının 2388’ini belirledik. Şu anda bu sayı 2732’ye çıktı. 21 bin 352 kişinin de listesini YSK’ya verdik. Dilekçemizde şunu söyledik: Bunu Sulh hukuk veriyor. Türkiye’de kısıtlı verilenleri Sulh Hukuk’a sor. Biz size liste verdik. Bunu mahkemeye sorun dedik YSK’ya.
25 bin kişi kısıtlı seçmen var. Evvel bu sayının 2388’ini belirledik. Şu anda bu sayı 2732’ye çıktı. 21 bin 352 kişinin de listesini YSK’ya verdik. Dilekçemizde şunu söyledik: Bunu Sulh hukuk veriyor. Türkiye’de kısıtlı verilenleri Sulh Hukuk’a sor. Biz size liste verdik. Bunu mahkemeye sorun dedik YSK’ya. 10 bin 290 kişi cezaevi seçmeni var. Cezaevindeki adam birebir vakitte dışarıda gözüküyor.
“DİLEKÇEMİZİ VERDİK”
5287 hükümlü seçmen listesinde var. Hükümlü vatandaş oy kullanamaz.Tutuklular oy kullanır, mahkumlar kullanamaz. Bir de taksirli kabahat işleyenler oy kullanabilir. İşte hükümlü 5287 kişi seçmen listelerinde gözüküyor. YSK’ya bunu denetim edin diye dilekçemizi verdik. Biz YSK’ya somut dokümanlarımızı, kanıtlarımızı ortaya koyduk. Bunu onlar denetim edecek. Katiyen seçimin sonucuna tesir edecek olaylar ve haller olacak. Var mı? Var. YSK neyi önceleyip karar vermiş? Düzgünce bir kuşku olduğunda karar verir. 16 bin oy değiştirmiş. Sandığa giren çıkmamış. Biz sandığa giden oyların hak olarak nereye gittiğinin peşindeyiz.
CHP’nin söylediklerini önemsemek istiyorum lakin bu işe denk gelince yalnızca kendi menfaatlerine nazaran uygun hareket ediyor.
Biz en çok bugün olanları netleştirelim. Bunu yapanlar cezasız kalmasın diyoruz. Yapanın yaptığı yanına kar kalmasın. Bizim bütün kaygımız bu. CHP’de gelsin bu işi yapanları birlikte bulalım. diyoruz. İstanbul’da hile yapanlardan elbette hesap sorulacaktır.
